27 Nisan 2011 Çarşamba

Mynmar’ın Kabesini Ziyaret Ediyoruz


25 Şubat.2010, Burma’da son günümüz. Sabah erkenden saat 5:30 gibi uyanıp Shwedagon Pagoda’ya gitmeye karar verdik.
Shwedagon Pagoda(*) , ilk İnşa ettirildiğinde yüksekliği 66 feet iken sonrasında yüksekliği 326 feete çıkartılmış. Shwedagon pagodanın diğer ismi ise Altın Pagoda. Altın pagoda Yangon’nun her tarafından görünebiliyor. Ve 2500 yıl önce inşa edilmiş. Prens Sidhartha ( Buddha) aydınlandığında Mynmar’da yaşayan iki kardeş tarafından ziyaret edilmiş ve kardeşler Sidhartha’ya ballı kek sunmuşlar. Bunun üzerine Buddha saçından 8 adet saç telini koparmış ve bu kardeşlere teslim etmiş. Kardeşler de bu 8 saç tenli Yangon’a dönüp Kral Okkalapa’ya teslim etmişler. Ve kral da Okkalapa’da bu saç telleri için altın pagoda inşa ettirmiş. Kral Okkalapa’da geçmiş 3 Buddha’ya ait reliclerde varmış. Hepsini bu pagodanın içine yerleştirmiş. Ve sonrasında birtakım mucizeler olmaya başlamış;körler görmeye başlımış, sağırlar duymaya, dilsizler konuşmaya başlımış, yeryüzü sarsılmış. Himalayalar’da bütün ağaçlar çiçek açmış.
(*) Kaynak: Shunyan Nilüfer Karanlıktaki ışık

Pagodanın iç kısmına gitmek için bir sürü merdiven var ama isterseniz asansörü de kullanabiliyorsunuz. Ben Hintli teyze Gayatri ile yürüyüş grubundan ayrı olarak taksi ile Altın Pagoda’ya geldiğimden asansör ile Pagodanın tepesine çıktık. Ve yukarıya çıktığımızda etraf rengarenekti ve bir sürü Buddha heykelleri, dua etme yerleri yer alıyordu. Aynı anda bir sürü dini ritüel yapılıyordu. Burası Mynmar’lılar için bizdeki Kabe gibiydi. Gayatrı ile birlikte 15 dakika bekledikten sonra Altın Pagodaya yürüyerek gelen grup dostlarımız ile buluştuk. Hintli teyzeyi Sujala’ya teslim edip gurup ile birlikte Altın Pagodayı gezdik. Buranın enerjisi gerçekten güçlüydü. Altın pagodanın en güzel göründüğü bölümdü. Hep birlikte 15 dakika kadar meditasyon yaptık.
Altın Pagodadan sonra hasta Nun ve Monklara bakılan hastaneyi gezdik. Aramızda isteyenler bu hastaneye bağışta bulundu . Ve hastane yönetim kadrosu ile birlikte fotoğraf çektirdik. (*) İlgilenenler için Hastahanesinin ismi.Jıvıtadana Sangha Hospital/ www.jivitahospital.org
Buradan sonraki durağımız öksüz çocukların yaşadığı bir yetimhaneydi. Yetimhanedeki çocuklar okulda olduğundan sadece ana okulu seviyesindeki çocuklar ile tanıştık ve bize gösteri yaptılar. Hepsi çok hoş ve yetenekliydiler. Burada da isteyenler olarak bağışta bulunduk.
(*) ilgileneler için öksüzlere bakan kuruluş: Mynmar Women’s Development Association . Bahan Township, Tangon

Öksüzler yurdundaki gezimiz tamamlanınca öğlen yemeğimizi yiyeceğimiz restauranta gittik oradan da doğruca otele döndük. Otelde biraz dinlendikten sonra saat 15:00 da Yagon’daki meşhur pazara gitmek üzere resepsiyonda buluştuk.
Pazar içini biraz dolaşıp annemlere birkaç lonji aldıktan sonra pazardan ayrıldık. Burada pazarlar saat 17:00-17:30 gibi kapanıyordu. Pazardan sonra güneşin batışını seyretmek üzere rıhtıma gittik. Rıhtıma bir sürü insan doluşmuştu ve akşam üstü martılara yem veriyorlardı. Bir sürü martı rıhtıma doluşmuştu. Deniz, insanlar , gemiler ve martılar görüntü çok hoştu. Bu güzel görüntüye sonradan güneşin batışı da eklendi. Akşam yemeği için China Town’a gittik. Amacımız China town’da ördek yemekti ama dişe dokunur temiz bir restaurant bulamadık . Sonra herkes marketten cips, kek, kuruyemiş v.s. ne bulur ise onu aldı ve otelde hep birlikte piknik yapmayı düşünüyorduk ki, otobüsün bizi beklediği yerde California cafe gözümüze çarptı. Burası fena değildi. Piknik sepetimizi açtık , kahve ve çaylarımızı ısmarlayıp keyifli bir akşam yemeği yedik. Halimiz çok komikti. Restaurant işletmeciler halimize acımışlardı ki pikniğimize bir şey demediler. Bu arada yapmış olduğumuz alışveriş sonrasında kahve ücretini ödeyecek yeterli Burma parası yanımızda olmadığı için herkes elinde ne var ne yok ortaya koydu ve imece usulu hesabımızı ödeyerek bulaşıkları yıkamadan kurtulduk Bilmeden o kadar güzel hesaplamış ve para toplamışsız ki topladığımız para tam restaurantın bizden talep ettiğine eşit çıktı.
Burma’daki son akşamımızda ortak piknik projesi gruptaki herkesi birbirine daha da yaklaştırmıştı. Aradaki sınır kapıları açılmıştı. Hepimiz bu akşam yemeğinden çok keyif almıştık.
Yarın erkenden Bangkok sonra da Pattaya’ya gideceğiz. 25,Şubat.2011
Hoşcakal Burma pardon Mynmar……Hoşçakalın Güzel İnsanlar….

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder